AKADEMİSYEN LERİMİZ

Yayınlanma: 18.01.2016 05:50 Güncelleme: 18.01.2016 05:50

ELİN OĞLU OKUR, ATOMU BÖLER, BİZİMKİLER OKUR, VATANI BÖLER. (N.F. Kısakürek)BİLGİ ALLAH’IN EMANETİDİR. ÂLİM TOPLUMUN AKLIDIR.BİZİM ÂLİMLERİMİZ P.K.K’NIN AKLIDIR.ŞEVKAT’IN MERKEZİ OKUMAKTIR.BİZİM ÂLİMLERİMİZ DAĞDAKİ EŞKİYAYA ŞEVKAT İSTERLER.BİLGİ PAYLAŞMAYI ÖĞRENEN İNSAN, HER ŞEYİNİ İNSANLARLA PAYLAŞIR.DÜNYA: TÜRKİYE’YE DÜŞMAN, TÜRKLERDE TÜRKLERE DÜŞMAN.( Kamuran İnan)İlim ilim bilmektir, ilim Kendini bilmektir, Sen kendini bilmezsen bu nice okumaktır.(Yunus)Batılı ve diğer düşman ülkeler, ülkemizi ilim irfan yarışında çok geride bırakmak için ellerindeki her türlü arzumanları kullanırken, Bizim ilim adamlarımız,  bilimin önüne set çektiler, çukur kazıyorlar. Ve evrensel dünya ile yarışacak eğitim vermediler. Toplumlarla bağlar koptu, bilim yuvaları sahipsiz ve öksüz kaldı. Buradaki öğrencilerde yabancı kökenli idolejiler aşıladılar.  Bu idolejilerle yıkanan beyinler sel suları gibi sağa sola savrulup akmaya başladı.Bu boş akış ise diğer ülkelerin işine geldi. Tufan gibi önüne çıkan her şeyi kırıp döküp yıktırmaktalar. Kamplaşmalar başladı. Bilim yuvaları bilim yerine idoleji  üretmekteler. Bunun faturasını da bu aziz millet ödemektedir.Karşı toplum pozitif bilimde sürekli çalışıp güçlenerek maddi imkânlarla kalkınıp silahlanmış, Ülkemizdeki ilim yuvaları bunları geriden izleyerek eldeki mevcudu tüketerek başka ülkelere muhtaç, hatta bağımlı yaşamaya, mahkûm etmişlerdir. Bundan dolayı Ülkemize, çok ağır bedeller ödetmiş ve hala da ödetmeye devam etmektedir. Hasım toplumun sahip olduğu bilimsel, teknolojik, ekonomik ve askeri üstünlükle dünya’nın her yerinde, Ülkemizde ve diğer Müslüman halklara emelleri doğrultusunda boyun eğdirmekte, inanç ve değerlerden uzaklaştırmakta, sömürmekte ve istediği gibi yönlendirmektedir. Hedeflediği hayat için dünya ölçeğinde kurduğu kumpaslar ve kuruluşlar eliyle çıkarlarına ram olmayan halkların topraklarını işgal etmekte, insanları öldürmekte, yeraltı ve yerüstü zenginliklerini gasp etmekte, başlarına musallat ettiği haksız ve adaletsiz despot yöneticiler eliyle dayattığı vesayet rejimlerini korumakta ve sömürü düzenlerini sürdürmektedir. Bütün bunları yaparken hukuk, insanlık, adalet, uluslar arası kurak, ölçüyü, maymuna gösterilen muz gibi ezilen yığınların iştihanı kabartmak için edebiyatını yaptığı demokrasiyi bile tanımamaktadır. Savundukları demokrasiyi ağızları da sakız olarak kullanmaktalar.Merhum M. Akif Ersoy, yıllar önce bu durumu dile getirmiştir.VATANI MİLLETİ SEVECEKSEN BÖYLE OLACAKSINIZŞu boğaz harbi nedir Var mı ki dünyada eşiEn keşif orduların yükleniyor dördü beşiTepeden yol bularak geçmek için Marmara yaKaç donanmayla sarılmış ufacık bir karayaNe hayâsızca tahaşşüt ki ufuklar kapalıNerde gösterdiği vahşetle bu bir AvrupalıDedirtir yırtıcı his yoksulu sırtlan kümesVarsa gelmiş açılıp mahbesi yahut kafesi                                                           Arkadaş yurduma alçakları uğratma sakınSiper et gövdeni dursun bu hayâsızca akınDoğacaktır sana vaat ettiği günler HakkınKim bilir belki yarın belki yarından da yakınBastığın yerleri toprak diyerek geçme tanıDüşün altındaki binlerce kefensiz yatanıSen şehit oğlusun incitme yazıktır atanıVerme dünyaları aslanda bu cennet vatanı Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki fedaŞüheda fışkıracak toprağı sıksan şühedaCanı cananı bütün varımı alsın da HudaEtmesin tek vatanımdan beni dünyada cüda

Devamını Okumak İçin Tıklayınız