Borsa da yeni dönem...

  Geçtiğimiz pazar günü sivil toplum kuruluşlarından Borsa seçimi yapıldı. Yapılan seçim sonunda Hamit Özkök ve ekibi seçimin galibi oldu. Öncelikle Sayın Hamit Özkök’ü tebrik ediyorum. Pazar günü bir başka işim nedeni ile seçim atmosferini takip edemedim. Aslında seçimi takip etmek istiyordum, ama arkadaşlarımdan se...çimle ilgili bilgiler aldım. Seçimin kazananı kaybedeni olmasın, kazanan borsa ve üyeleri olsun. Seçim daha ince belirlenmiş ve sonra ertelenmişti. Seçim tarihi yeniden belirlendikten sonra tekrar seçim çalışmaları belirlendi ve iki aday seçim çalışmalarına devam etti. Sivil toplum kuruluşlarının önemine binaen bir gazeteci olarak zaman zaman izlenimlerimizi yazmaya çalıştık. Tabi bu arada da izlenimlerimiz sonucu kendi düşünce ve görüşlerimizi de yazdık. Kaybeden tarafın Başkan adayı Sayın Adnan Çakır kardeşimi aday oluncaya kadar hiç görmedim desem yalan söylememiş olurum. Bunu bir yazımda da belirtmiştim, bu yazımdan sonrada beni aday açıklamasına davet ettiler katıldım. Sayın çakırın yanındaki arkadaşların çoğunu tanıyordum, hatta bazıları da dostlarım olurlar. Benim kendisini tanımadığımla ilgili yazım bana yemekte hatırlatıldı. Bende Sayın Çakırın yüzüne karşı kendisini tanımadığımı söyleyerek teyit ettirdim. Görmediğim tanımadığım bir arkadaşı memnun etmek için yâda hoşnut etmek için yalan mı söylemem lazımdı? Bu yemekten sonra kendisini gördüğüm kadar temiz ve dürüst bir arkadaşa benziyor diye de yazdım. Bu bir intiba idi, insanlar hakkında kesin hüküm yazmak için uzun süre kendisini yakinen tanımam lazımdı. Çünkü adaylık düşünen bir kişi toplumla haşır neşir olması lazım. Daha sonra bir yazımda Borsanın içindeki ihtiyaç için gittiğim tuvaletine girdiğimde, inanın ihtiyaç gidermeden çıktığımı ve buraya gelen çiftçinin ne yapacağını yazdım. Borsa binasına gittim tuvaleti kullandırmamak için kapıdaki görevli bozuk dedi. Bende borsanın bu kadar parsı varmış buraya buğday satmak için gelen çiftçi bir tuvalet ihtiyacını giderecek modern bir tuvaleti bile yoksa, paranızın turşusunu kurun diye yazdım. Bu yazımı zannedersem iki ay önce yazmıştım, iki ay içinde herhalde azda olsa bu tuvalette bir düzenleme yapılmış olmalı. Bir hafta önce ATSO’da yaşanan olaylar nedeni ile sivil toplum kuruluşlarına seçilecek başkanların önemine değindim. Burada da Borsa seçimi hafta sonu ben sosyal ilişkileri çok iyi olan Hamit Özkök’ün seçilmesini istemem nedeni ile görüşümü belirterek Özkök’ün fovari olduğunu yazmıştım. Bu yazımdan sonra bana borsa da esnaf olduğunu söyleyen bir arkadaş telefon açarak. Bir sürü hakaretler etti. Hatta Hamit Özkök’ten ne aldığımı ve kaça satıldığıma kadar terbiyesizce laflar etti. Bende Hamit Özkök bana bir daire aldı orada oturuyorum. Sen bana bir villa al fikrimi değiştireyim ne dersin diyerek telefonu kapattım. Araştırdım bana telefon eden arkadaş Buğday pazarında hamallık yapan birisi çıktı. Meğer ona telefon açtırıp hakaretler ettirenler birkaç tüccarmış. Hamit Özkök herhalde yaptığım bu jest karşısında bana bir daire alır içine otururum. Bu işler o kadar basit ve kolay ki, görüş ve fikrini yazarsan bir tarafın koşuna gitmezse hemen iftira hazır kaç lira aldın. Sonra Özkök’e sordum benim bu yazımdan haberin var mı diye, okuyunca gördüğünü söyledi. Neden bana o tuvaletle ilgili yazı yazdığımda telefon açmadılar da iki ay önceki yazıma bir hafta önce telefon açtırdılar? Evet, çünkü kısmen tuvalet yazım üzerine tadilat yapıldı ve gel bak dendi. Demek ki, bazen bizim yazılarımız faydalı olabiliyor. Aslında eski borsa Başkanı Kemal kardeşim benim sevdiğim bir arkadaş. Kendisi ile en ufak bir problemim yok olamazda. Ama biz dostuz diye gerçekleri yazmayalım mı? Kaybeden arkadaşımızda kişi olarak belki çok iyi bir arkadaş olabilir. Kimsenin kişilik hakkına bir şey söyleme gibi bir lüksümüz yok haddimize de değil. Ben zaman zaman Sayın Özkök’ü de eleştirdim, neden onu söylemezler? Ama iyi bir sosyal ilişkisi olan sivil toplum kuruluşunu temsil edecek kabiliyete sahip olması nedeni ile kendisine taraf oldum. Yoksa kimseden bir çıkarımız olamaz ve olması da mümkün değil. Ama şu bir gerçek ki, çok güzel seviyeli bir seçim oldu. Ümit ediyorum ki, ATSO seçimleri de bu seviyede devam eder dostluk..