PASİF TOPLUMDAN’AKTİF TOPLUMA GEÇİŞ

Yayınlanma: 25.07.2016 08:01 Güncelleme: 13.08.2016 07:24

Size aklını başına almaya gönüllü birine yetecek kadar uzun bir ömür vermemişmiydik, üstelik bir de uyarıcı gelmişti. Şu halde elinizin ürünlerini tadın, ama kendini kaybedenlerin hiçbir yardımcısı olmayacağını da unutmayın. (35-Fatır/37.)İşte biz aklını kullanan bir topluluğa ayetlerimizi böyle açıklarız. (30-Rum/28.)Kalk ve uyar, emrinin ilk muhatabına önceleri El-Emin güvenilir denilirken. Sonradan neden el Mecnun denildi. Neden önceleri övülürken sonraları sövüldü. Bunun bir tek cevabı var, Pasif iyi olmaktan çıkıp Aktif iyi olduğu için.  Pasif iyilerin göz ardı ettikleri bir gerçek var. İyiliğin pasif olduğu her yerde, kötülük kendiliğinden aktif hale gelir. Bu kötülüğün tabiatı icabıdır. Zira kötülük karanlık gibidir. Aydınlığın yokluğu halidir. Soruyorum kendi kendime, iyilerin tümünün pasif olduğu bir dünyada iyilik yaşar mıydı?Cevap asla oluyor.  Yaşanması çok zor olurdu. Zira en iyi bozulunca en kötü olur, her pasif iyi aktif kötünün teşvikçisidir. En yaman çelişkilerden biride, pasif iyilerin aktif kötülerden şikâyet etmesidir. Birileri çıkıp onlara sizin sayenizde demeli onlara. Yatarsa, iyilik yatar. İyiliğin yatıp kötülüğün kalktığı bir dünyanın iyi olmasını beklemek nafiledir. Böyle bir dünya iyilere zindan, kötülere ise saraydır.Dünya’nın bu hale gelmesine seyirci kalmak, insana verilen hilafet görevine ihanet etmektir. Aktif iyiler tarafından yönetilmeyen dünya, kötüler tarafından yönetiliyor.Var olmak aktif iyi olmaktır. Bir ot gibi etkisiz şahsiyet, olmak var, Birde insan gibi Adam olmak var tercih sizim.Evet, şu hayata ot gelip, çöp gitmek de beşer gelip insan gitmekte nasip değil, talep meselesidir. Talep etmeyene nasip olmaz. Nasip meselesi diyenler pasif iyilerdir. Zira pasif oldukları için onlara bir türlü nasip olmaz. Pasif insan her zaman kaybeder pasiflik, acizliğin çaresizliğin bir türüdür.İnsan bir şey üretmiyorsa, bir şeyi tüketiyordur. Aktif iyiler üretir. Pasif iyiler hep tüketirler. Pasif iyi kendine iyidir. Aktif iyi başkalarına da iyidir.Pasif iyi hasenat sahibidir, dünyayı sever (ibadet ederek) Aktif iyi salihat sahibidir ahretini sever, insanlara her iyiliği yapar.İnsanlarda imanlar ikiye ayrılırlar. Aktif iman, pasif iman, Pasif imanlı iki günü bir olandır. Aktif iman iki günü bir olmayandır. Zira aktif imanlı biri çalışmadan duramaz yatakta bile doğru dürüst yatamaz. İşi varken yatak ona sanki batar.Pasif iyi bireydir. Aktif iyi şahsiyet sahibidir. Zira bireyin davası benliktir. Şahsiyetin davası bizdir herkez’dir. Pasif bireyin kulluğu ve ibadeti bile bencildir.Çıkarı için Allah’a kulluk eder, cennet için ibadet yapar. Onun kulluğu tüccarın kulluğu gibidir. İşi iyi olursa, çok şükür der. İşi olmazsa işler kesat gidiyor der. Her ne kolay iş varsa ona pasifler müşteri olur. Zor olan işler aktiflere kalır. Pasif iyi hayırsız iyidir. Aktif iyi hayırlı iyilerdir. Pasif iyi hayırsızdır, zira emeğin olmadığı yerde yemeğin bereketi olmaz. Pasif iyi tükettiğine bakar.Pasif iyi el açan olandır. Aktif iyi çalışıp kazanan hayır verendir. Pasif iyi sorumsuzdur. Aktif iyi sorumlu işini bilen gören çalışandır.Pasif insanlar kendi değerlerinin üstüne çıkamazlar, kendilerinden sonraya kalacak bir şey üretmezler. Kendi kendilerini tüketirler. Pasif sorumsuz insanlara bırakılan emanet ve mirası bile zayi ederler. Çünkü onlarda, onların hiçbir emeği alın teri yoktur.Geçmişte ülkemizde pasif iktidarlar,  Sayın Süleyman Demirel, Darbelere karşı şapkanı alır giderdi. Aktif iktidarlar ise, bu zalimlere karşı onur mücadelesi verdiler. Kendilerini devirmeye kalkışanlara karşı dik duruşlarını sergilediler. Çünkü sorumlu davranmak Ülkenin ve halkın geleceğini düşünmektir. bir takım tedbirler almaktır. Bu tedbirlerde alınmaya da başladı.Fakat sonradan bu alınan tedbirler bazılarının hoşuna gitmez. Başlarlar ortalığı karıştırmaya, Kimi ne ülkeyi sattı,(Merhum Menderes)Kimine etrafını zengin etti,(Merhum Özal)Kimine diktatör,(Erdoğan) yakıştırmasını yaptılar. Geçmişte ülkemizde iç huzuru, birlik ve beraberliği bozmaya çalıştılar. Bunun ağır faturasını da Ülkemiz ekonomisi ve halkımız çekmiştir.Bizim demokrasi münafıkları da sandıktan demokrasi ile seçilemeyeceklerini anladıklarında, çeşitli yollara başvuruyorlar, bu yollardan biriyle iş başına gelmek isterler ve geldiklerinde de savundukları demokrasi değerlerini oturup yok ederler. Övündükleri değerler dövündükleri değerlere dönüşür.Bu insanlar kibirli oldukları için, bulunduğu toplumlarda önde olmak, kendini lider yapmak, iyi bir idareci olmadığı halde, büyüklük taslayarak akıllı geçinen kibirli ahmaklardır.Kibrin sahibine kurduğu en dehşet tuzak, egosunu şişirdikçe şişirmektir. Kibirliğin egosu öğle bir şişer ki kendisinden başka kimseyi görmez. Zaten görmedikleri hakikatte budur. Fakat sapık yolu görünce hemen onu kendilerine, yol olarak benimserler, işte bu onların ayetlerimizi yalanlamaları ve onlara karşı umursamazlıkları nedeniyledir. (7-Araf/146.)İşte Allah her kibirli zorbanın kalbini böyle mühürler.( 40-Mümin/35.)Kibir Allah’ın insana ilişkin umudunu tüketen bir çürümüşlük halidir. Kibir kalbin mühürlenme sebebidir. Kalbin mühürlenmesi ise, o insanın kendini değiştirme yeteneğini yitirdiğine işaret eder.Kalbin mühürlenmesi aklın mühürlenmesidir. Kibir ışıl ışıl parlayan bir metalin paslanması gibi, pırıl pırıl bir kalbi paslandıran, bir manevi aşınmadır. Küstahça böbürlenen insan büyümek yerine küçülür, insanı azaltan bu durumun tedavisi ise çok zordur. Onlara denilecek ki içinde yerleşip kalmak üzere cehennemin kapılarından girin, sahi küstahça böbürlenenler için ne berbat bir meskendir orası.( 39-Zümer/72)Ve cehennem gerçekte kulun değil kibrin yandığı bir azap yeri olup çıkar. Kibir, iblisi şeytan eden şeydir. Ey insanoğlu iblis, kibirlendiği için şeytan oldu. Eğer sen de kibirlenirsen sende onun askeri olursun. Allah yarattığını yönetir unutma.Davası Allah için, vatanı ve milleti için olanların destekleyicisi Allah’tır. Davası ve hizmet projesi olmayanlar zor iktidar olurlar. Halk için verilen mücadelenin mağlubiyeti yoktur. Bu davaya en büyük zararı ona saldıran değil, onu kötü kullananlar zarar verir.SAHTE VE YALAN NEYİ ORTAYA KOYABİLİR Kİ. İNSANA NE VEREBİLİR. KİŞİYİ MAKSADINA ULAŞTIRAN ALLAH’TIR.  (23-Mümin/29)Halkı birbirine ıslah edici davrandığı sürece, senin Rabbinin haksız yere uygarlıkları helak etmesi söz konusu değildir. (Hud/117.)Yüce Türk milleti son oynanan oyunları çok iyi gördü. Devletine milletine, iç huzura, barışa, kardeşliğe sahip çıktılar. Merhum M. Akif Ersoy’ dediği gibi Asım nesli diyordu ya işteNesilmiş gerçekİşte çiğnetmedi namusunu çiğnetmeyecek Şuha da gövdesi bir baksana dağlar taşlar O rükû olmasa dünyada eğilmez başlar     Yaralanmış temiz alnından uzanmış yatıyor Bir hilal uğruna ya Rab ne güneşler batıyor                                                 Selam olsun Büyük Türk milletine. 

Devamını Okumak İçin Tıklayınız