ŞEHİT OLACAK YEDİYÜZ ÂLİM VARMI?

Yayınlanma: 26.09.2016 08:01 Güncelleme: 03.10.2016 10:09

O GÜN HZ.PEYGAMBER ŞÖYLE DİYECEKVe gün gelecek Resul diyecek ki Ya Rabbi benim kavmim bu Kurana devri geçmiş terk edilmiş bir Kitap muamelesi yaptı diyecek, Kuran’ı anlaşılması zor kitap yaptılar terk ettiler. 25-Furkan/30.FURKAN SÜRESİ: Sürenin ana konusu ilahi bir inşa projesi olan Vahyin mahiyet, illet, hikmet, maksat ve önemine en yoğun bu surede yapılır. Furkan/süresi: iyiyi kötüden, hakkı batıldan, doğruyu eğriden ayıran vahye atıfla başlar. Furkan sadece vahyin sıfatı değil, vahyin inşa olmuş akılların da sıfatıdır.Ve o elçisinin şöyle diyeceğini de bilir. Ya Rabbi işte bunlar inanmamakta direnen bir kavimdi. 43-Zuhruf/88.İnsanların dünyevi istek ve tutkularına aykırı buldukları için ya da zamanın değişen şartları karşısında geçerliğini yitirmiş, bir öğreti olarak gördükleri için Kuran’ı Kerimin peygamberin şahsına inen kitap sandılar. Kuran da, hep insan davranışlarının neden olduğu, ferdi İçtimai ve tabii çözülme süreçlerin insan kaynaklıdır. Ahlak sorunudur. Kuran da iki yer hariç Allah için nida kullanılmaz.Hz peygamberin muhataplarını Allah’a şikâyeti sadedinden gelir.   Kuran’ın getirdiği din yerine pareler din ve kutsallıklar icad edenler, dinin özünü değil, Mezhep ve çeşitli rivayetleri din diye anlatanlar, geçmiş çağlarda hariyecilerin bile yapmadığını söylemediği şeyleri, bugün, cemaatler, Mezhep meşrep, pareler din ve kutsallıklar icad ederek anlatıyorlar.Cemaatler hâşâ Yüce Allah’ın kemale erdirdiği din’de boşluk varda bunlar bu din’in boş yerleri doldurmuş oluyorlar.  Bunları da din diye anlatıyorlar, onlar kalplerini Allah’tan ve Kuran’dan saklıyorlar.Cemaatler her insan’a pazarlayacakları pareler bir din’leri vardır, saf ve temiz dindarları pareler din anlayışı ile damarlarını dolduruyorlar. Cemaatler bugün müridlerine uydurdukları pareler dini satıyorlar.  İslam din’i insanlar arasındaki aracı putları kaldırmıştır. Ancak insanlar Allah ile kendi aralarına aracı olacak cemaat liderlerini koydular.Cemaat önderleri kendilerini de yarı ilahlaşan efendiler, şeyhler olarak inandırdılar. Geçtiğimiz günlerde, İstanbul Beykoz semtinde ölen meşhur bir cemaatin liderinin cenazesinde yaşanan aşırılıkları gördüm, bu haberi izleyenlerde görmüştür. Ben, şimdi soruyorum acaba Âlemlere rahmet olan, Hz. Peygamberin cenazesi nasıl kalktı, bunu bilenler varsa bizlere anlatsalar da öğrensek iyi olacak. Cemaatler Tevhit dininin önüne set çekiyorlar çukurlar, kazdılar Ve saf ve demiz insanları bu çukurlara düşürdüler. Türk halkının düşmanı olan, Teröristler çirkin ve kötü emellerine ulaşmak için, doğudaki insanlarımızın, cadde, sokak ve evlerinin önlerine kazmış oldukları çukurları kapatmak için,  Türk Devlet’i bu yerleri teröristlerden temizlemek ve kurtarmak için, Türk Ordusu ve Polisi ile 700 şehit verdi, halada vermekteyiz.Cemaatlerde ümmetin önüne de birer hendek ve çukur oldular. Cemaatlerin, kazdığı çukurdaki insanları kurtarmak için, Şimdi bize 700 tane şehit olacak Din âlimine ihtiyacımız var, oda bizde yok. Ancak Türkiye Diyanet İşleri Başkanlığından yedi yiğit Din âlimi çıksa da şu parelel dinden ve cemaatlerden insanları kurtarsalar. Cemaatler kendilerini, Hz. Peygamberin seçkin ümmeti olduklarını.  Kuran’ın manası çok derin, Hz. Peygamber olmadığına göre, dolayısıyla bizde bunu anlamamakta güçlük çekiyoruz, Kuran’ı okuyup anlatanları da anlayamıyoruz, Zira Kuran’ın manasını çok derin, hiç kimse Kuran’ı gerçeği gibi, anlayamazlar ve anlatamazlar.Biz ise bu derin manalı kitabın yerine, mezhep, meşrep ve cemaat önderlerin ve şeyhlerimizin yolundan, gideriz ve anlattıklarına uyarız. Bu kriterler bizim derin din anlayışımızdır. Biz Hz peygamberin de seçkin birer, ümmetleriyiz ve ondan Şefaat bekliyoruz, Bizler onun şefaatine mazhar olacaklardanız. Bizleri Hz peygamberin şefaati ile cennete götürecek.Kuran’ı Kerim kıyamete kadar Yüce Allah, tarafından korunacaktır.  Kuran’ı kerimi insanların değiştirmeye gücü yetmedi ve yetmeyecek de. Fakat İslam din’e o kadar bidat, şirk ve hurafeler ilaveler yaptılar ki, Kuran hükümlerinden daha çok hüküm koydular.Geçmişte müşriklerin aracı putları vardı, şimdilerde ise Allah’la insanlar arasında cemaat şeyhleri var. İnsanlarımız, ise din’in ve ibadetlerin ruhunu kaybettik, şimdi ise bunun acısını çekmekteyiz. Cemaatler hariyecilerin bile yapmadığı bozulmayı şirki yapıyorlar. Yahudilerde 426 adet dini kural vardı, bizde onlardan geri kalmıyoruz.Hz. İsa, Allah yolunda bize yardım edecek yok mu diyordu. Biz doğru müslüman olmadıkça Allah bize yardım etmez. Günümüzün Müslümanları ise Hz peygamberi, Hz. İsa gibi adeta ilahlaştırdılar. Allah’a şirk koştular. Ve buna da devam etmektedirler, bunların yanlış olduğunu söylemek ise, kâfirlik ve zındıklık sayılıyor.Sonradan uydurulmuş ve üretilmiş parelel din kitaplarını kaynak olarak gösteriyorlar. Bunlara karşı çıkmak ise peygambere karşı çıkmak sayıldı ve saydılar.Gerçekte putların ve aracıların yerini alan bu davranışlar da birer şirk ve isyan belirtisidir. ve insanlarımız bunun adını biz hayırlı orta ümmetiz diye sıfatlandırdılar. Kendilerini ise birer yol göstericiler olarak görmektedirler.Ne zaman Allah’a gizli şirk koyduklarının farkına varacakları ise aşinadır. Kuran da her şey, açık seçik beyan edilmişken, geçmişteki milletlerin ve peygamberlerin öz geçmişleri dahi açıkça anlatılmışken, Nasıl oluyor da Kuran’da olmayan, birçok şeyleri gelenekleri ve kültürleri, din diye anlatıyorlar.Hz peygamberin yazmadığı ve yazdırmadığı Arap Emevi devletinin yazdırdığı ve söylediği sözler nasıl olurda Kuran’ın ayetlerinin önüne geçer. Din’in emirleri diye insanlara empoze, ediliyor deyim yerinde ise Kuran’dan sonra ikinci büyük kitap, hatta Kuran’dan daha önemli bir din kitabı haline getirdiler.Hz Peygamberimizin sözlerini yazdırmamasının nedeni ise ilerisinde bu sözlerin bir din kitabı haline getirilip, Kuran’dan daha önemli tutulmasını önlemekti.Çünkü bir din’de iki din kitabı olmazdı, bundan çok endişeleniyordu ve nitekim bugün öylede oldu. Kerim kitabımızın yerine cemaatlerin oluşturduğu, uydurulmuş pareler din var.Hz İsa’nın zamanında Yahudilerin kalpleri katı, ruhları katı, beyinleri karanlık bir milletti. Onları doğru yola getirmek çok zordu. Dinlerinin özünü boşaltıp gelenek ve adetleri din diye yapıyorlardı. Yahudiler cumartesi günü yasağına bile uymuyorlar. Bu şekilperestler ve gelenekçiler alıştıklarından vaz geçmek istemediler. Bu nedenlerle Hz İsa’ya karşı çıktılar.İsa peygamberin gelmesi işte onların bu durumunu tehdit etmişti. Musa dini adını verdikleri dinlerini İsrail oğulları dünyevi menfaatlere vasıta haline getirmişlerdi. Kısacası dine dayalı bir aristokrat denebilecek bir güç elde etmişlerdi.Hz İsa peygamber olarak gelince insanların eşit olduğunu ve hiç birinin diğerine üstün olmadığını ortaya koyunca hemen ona karşı çıktılar ve düşmanlık ettiler. Yahudilerin yanında hahamlar ve din adamlarının diğer halktan üstün bir yeri vardı. Ama Hz. İsa peygamber bunların da halktan farklı olmadıklarını ve Allah’ın kullarının eşit olduğunu bildirince kızılca kıyamet koptu. Hz İsa’yı düşman hatta babasız piç dediler. Ve Romalı idarecileri,  İsa’ya karşı tahrik edip kışkırttılar.  Hz. İsa’nın çarmıh olayından sonra, Müslüman İsevilik yerine, Aziz papaz Povlos’ paralel din’i Hıristiyanlığı geldi. Parelel din, mezheplere bölündü, Mezhep savaşları çıkarttılar, Batı Avrupa ve diğer Hıristiyan olan ülkelerde Mezhep savaşlarında maalesef elli milyon insan katledildi. Bundan da en büyük zararı müslüman İseviler gördü. Mezhep savaşları dindar İsevileri yok etti. 15- Temmuz da Ülkemizde yapılan darbe girişimi Ortadoğu da yaşanan mezhep, savaşların içine aziz milletimizi, çekme provası idi.Musa da Rabbine Bunlar günaha batmış, diye şikâyette bulundu. İşte bunların günaha batmış bir toplum olduğu kesinleşmiştir. 93-Duhan/22.Ama Allah gerçek müminleri hakkıyla bilir. Ve Hz Peygamberin ümitsiz feryadını Ey Rabbim bunlar inanmayacak bir kavimdir. 43-Zuhruf/88.Adı ne olursa olsun. Allah’tan başka bir varlığa ilahlık veya ilahi vasıflar yakıştıran insanların körlüğünden bunalan her mümini kapsamaktadır.Peki, hiç düşündün mü bizi hatırlamaktan uzak, duranı ve bu dünya hayatından başka şeye değer vermeyeni. 53-Necm/33.Ve kendi ruhunun temizliği için kendisinden bu kadar az ve bu kadar gönülsüzce vereni. Necm/34.Bakın şu muhteşem ayete?O insan kavrayışının ötesindeki şeyin bilgisine sahip olduğunu ve böylece onu açıkça görebildiğini mi iddia ediyor. Necm/35.Kuranı okuyup amel etmediler, Kuranı okuyup kıraat ettiler.  Kuranı okuyup hafız oldular,Kuranı okuyup işdihat edemediler. Ona da muhafız oldular, kimseyi yaklaştırmadılar. Bir hakikati biz bilmiyorduk diye, inkâr edilemez.  Öğrenmek farzsa, bilmekte farzdır. Dinsiz toplum olmaz, dindar da Devlet olmaz. Dinin sahibi Allah’tır.

Devamını Okumak İçin Tıklayınız