Son çıkışa doğru
zülfü yâre dokunacağız, bugün.."değerli beraberlikler" nasıl kaybedildi,"değerli yalnızlık" safsatasına nasıl gelindi,"değersiz yalnızlık" noktasındannasıl çıkılmaya çalışılıyor'a değineceğiz,zülfü yâre dokunsun dokunmasınmeselenin bam teline basacağız, çekinmeden..çok kısa açalım..bir biçimde! işin başına oturan/larınkişisel, düşünsel ve tecrübî ademiyet/yokluk,diplomasi zaafiyeti yetersizliği beceriksizliği sonucudiplomatik kanalların tümden kapatılmasıylaaçmaza çıkmaza düşen dış politikadakiçöküşleri örtbas edebilmenin tek yolu oldu,"yedi düvele karşı mücadele" safsatası..niye mi safsata..?daha düne kadaro yedi düvelle el ele kol kola mutluluk vedünya barışı pozlarıyla caka satarken yedi düvel nerdeydi..?sizlerin kolundaydı.. ee sormazlar mı,düşman idiyse niye düşmanla kol kola idin..?dost idiyse ne oldu da düşman oluverdi birden..?bu basit püf noktası, sefaletin göstergesi..ve sefaleti örtbas için derhal devreye sokulan"yedi düvele karşı mücadele" sloganlı algı yönetimi..bam teline basalım veeğip bükmeden işin namusunu söyleyelim:"bu işi beceremedim, hâlâ da beceremiyorum..her seviyedeki niteliksiz yönetim elemanlarımlakangren haline getirdiğim sorunların altında kaldımama bunu itiraf da edemiyorum..geriye kalan tek yol,en kolay en ucuz çıkış yolundan kaçarakbaşarızlıklarımı düşmana(?) yıkarakpaçalarımı kurtarayım ve aklanmış(?) olayımki yeniden sandıktan çıkabileyim,herşeye sil-baştan yeniden başlayabileyim..yoksa hâlim harap" çırpınışlarıdır bu fotoğrafımız..özünde eziklikleri yetersizlikleri örtbas bahanesi taşıyan"monşer" yaftalamalarıyla aslıesasındayüzyılların evrensel ölçekli tecrübesi birikimi yeterliliğini,duruşları, hassasiyetleri, üstünlüklerini barındıranbaşarı ve kazanım şifrelerini iteler ötelersengeleceğiniz yer nokta burasıdır..her türlü siyasi yaklaşımdan arındırılmış,işin namusu, sorunun mr'ı diyebileceğimizbu özü bu yüzü bu gerçeği görülmediği sürecebugünleri bile mumla arayacağımız günler yakındır..sırf çıkarımız bu/nlarda şahsî ikbâlimiz burada diyekişi/lere çıkarlara yakın durmak yerinehakka, haklıya ve doğruya,işin namusuna yakın durulmadığı,bu hassasiyetle tutum alınmadığı takdirdebedeli artık kişisel bedellerle sınırlı kalmayacak,ağır toplumsal bedellere dönüşmesi kaçınılmaz olacaktır..binayı yıkanlar misaliyalnızca biri/leri değil yıkanlar dahil herkesintoplumsal yıkımın altında kalması kaçınılmaz olacaktır..zerre sorumluluk duygusu taşıyanşu veya bu parti, şu veya bu din ve mezhep,şu veya bu etnisite kültürel mensubiyet ayırdımı yapmaksızınen tepedekinden en sade vatandaşına sesleniyoruz,"yıkık köprü öncesi son çıkışa yaklaşıyoruz"E-Posta: ramazantoprak19@gmail.com