Pazartesi’den devam
Aksaray gerçekten de akla ziyan bir şekilde birçok konuda kendine münhasır bir yer.
Sanayi, tarım, hayvancılık ve turizm yönüyle son çeyrek asırda kıskandıracak bir seviyeye ve genel merkezleri başka şehirde bulunan sanayi kuruluşlarının da gayri safi hasılaları göz önüne alındığında Türkiye’deki vilayetlerinin yarısından ileride olmasına rağmen şimdilerde kısmen giderilmiş olsa da en büyük sıkıntısı olan tanınma konusunun bertaraf edilmesine önemli katkı sağlayacak olan sıkıntı ısrarlı bilgilendirmelere rağmen uzun yıllar giderilmedi.
YILLARCA ÇÖZÜLEMEYEN DÜĞÜMÜ MEHMET TIPIRDAMAZ “ADALET SARAYI” KELİMESİNİN BAŞINA” AKSARAY”İSMİNİ YAZDIRARAK GORDİYONUN DÜĞÜMÜNÜNÜN ÇÖZÜLMESİ GİBİ ORTADAN KALDIRDI
Pazartesi günkü köşemde ve daha önceki birçok haber ve köşe yazımda da belirttiğim gibi aralıklarla birkaç yıl birçok vesileyle konuyu dile getirmeme rağmen bu sıkıntı uzun yıllar çözülemedi!!!.
Oysaki kahır ekseri Aksaraylı olan Avukatların kurumu Aksaray Barosu çok fazla değil her bir meslektaşından o zaman 10’ar lira alsaydı Adalet Sarayı binasının Makas yoluna bakan cephesine “Adalet Sarayı” kelimesinin başına” Aksaray” kelimesini yazdırmış olsalardı tanınmamıza önemli bir katkı sağlayacaklardı.
Bu konudaki sayısını hatırlayamadığım çabamın sonunda atasına rahmet olsun hemşerimiz iş insanı Mehmet Tıpırdamaz ’ın halen HSK Genel Sekreteri olan 2015-18 Aksaray Cumhuriyet Başsavcılığı yapan Ramazan Akın ile görüşerek Adalet Sarayımızın ”Sarı Çizmeli Mehmet Ağa” lıktan kurtularak aidiyetinin tescili için “Adalet Sarayı” cümlesinin başına” Aksaray” yazdırma isteğini iletti.
2013 yılı Ramazanında Orta Anadolu Gazeteciler ve Yazarlar Cemiyet Başkanı Celil Acar’ın davetlisi olarak katıldığım iftarda dönemin milletvekilleri Ali Rıza Alaboyun ağabey ve İlknur İnceöz’e Bana Göre köşesindeki ikinci ara başlı altında belirttiğim gibi “ Adalet Sarayı” cümlesinin başında Aksaray olmadığı için bu kurumun nerede olduğunun belli olmadığını.!!!
Bu nedenle Cumhuriyet Savcılıkları ile mahkemelerde görülen davalarla ilgili yapılan haberlerdeki çekimlerde olayın geliştiği yani geçtiği yerin belli olmamasının en önemlisi ilimizin halen tam olarak çözülemeyen sıkıntılarımızdan olan tanınmanın ortadan kaldırılmasına önemli katkı sağlayacağından “Adalet Sarayı” cümlesinin başına” Aksaray” yazdırılması başta olmak üzere ilimizin diğer iki meselesini daha ilettim.
ONLARCA ATANMIŞ VE SEÇİLMİŞLE MESLEK ODASININ ÇEZMEDİĞİNİ TIPIRDAMAZ BÜYÜK İSKENDER GİBİ ÇÖZDÜ!!!
Bilindiği gibi tarihte günümüz Ankara-Eskişehir karayolunun yakınında, Sakarya (Sangarios) ve Porsuk nehirlerinin birbirlerine yaklaştıkları yerde, günümüz başkentimiz Ankara ilimizin Polatlı ilçesinin 18 km. kuzeybatısındaki bir yerde bulunan ve çözenin dünyaya hakim olacağına inanılan bir düğüm vardı.
Büyük İskender M.Ö.334 yılında çıktığı doğu seferinde buraya geldiğinde düğümü çözmeye çalıştığında çözemeyince sabrının tükenmesiyle kılıcıyla kesmesi gibi o zamana kadar onlarca yazılı çağrımıza rağmen aynı şekilde onlarca atanmış ve seçilmişle Meslek Odası yetkilisinin çözemediğini İş insanı hemşerimiz Mehmet Tıpırdamaz’ın Adalet Sarayı” Cümlesinin başına” Aksaray” ismi yazılmasıyla mesele çözüm kavuşturuldu.
Tüm insanlarımızın ve atanmışlarla seçilmişlerimizin Mehmet Tıpırdamaz hassasiyeti içinde olmaları dileğiyle.
Rabbim yar ve yardımcımız olsun.
Yorumlar
Kalan Karakter: