Malumunuz “ Köyde Yaşam” televizyon programı için dağ taş dolaşıyorum. Burada öyle enteresan olay ve hadiselerle karşılaşıyorum ki, inanın ben bile bu yaşımda şaşıp kalıyorum. Genel olarak yaşlılarımızla konuşuyorum eskileri hatırlıyorum.
Geçen hafta sonu Bozcatepe (Lefkere) köyümüzde çekim yapıyorum. Burada tesadüfen bir büyüğümüz ile karşılaşıp sohbet etme imkanı buldum. Hatta bazı konuşmalarını kayda alıp yayınlayarak sizlerle paylaştım.
Bakın neler söyledi, “ biz eskiden her şeyimizi kendimiz çalışarak soframıza koyar. Kış hazırlığını da yazdan yapar evimize toparlar kışın yerdik. Bu çalışmamız yazın olduğu için Üniversiteden tutun, ilkokula giden 10 yaşındaki çocuklarımızda bu çalışmamız içinde idi.
Evimizden kaldırdığımızı babamız şehre götürür satar, gelirken de kendimizde bulunmayan ihtiyaçlarımızı alır getirirdi. Devletten en ufak bir beklentimiz olmaz, her ihtiyacımızı kendimiz karşılardık. Hatta ve hatta biz devletten beklemez, köylü olarak nadasımızın başına gelen devlet görevlilerine verirdik. Devletin de hiçbir şekilde aleyhinde olmazdık.
Şimdi bakıyorum köylüsü’de şehirlisi’de hep hazır yiyor. Kendisi ekip biçmek yerine hazır bekliyor devlet bize baksın diyor. Bakın köyümüz nerede ise tamamen boşaldı. Neden herkes şehirden hazır alıp yiyor. Peki bu hazırcılara kim ekip biçip satacak?
Herkes lüks yaşama derdinde, bunu yaparken de herkes nerede ise borç batağında. Bankaya borcu olan kişiyi zor bulursunuz. İnsanların cebindeki telefonların markasına bir bakın. Bunun neresine siz fakir fukara diyebilirsiniz?
Dolayısı ile dünü ve ülkemizin geçmiş durumunu bilmeyen yeni nesil her şeyin bu şekilde olduğunu düşünüyor. Çok insan evini geçindirebilmek için Konya iline çoban ve çiftçi dururdu. Bizim çocuklar 10 yaşında tarlada çalışırdı, şimdikilerin ağzına annesi yediriyor.
Tembellik ve hazır yeme almış başını gidiyor. Her şeyi devletten bekliyoruz da biz devlete ne gibi katkıda bulunuyoruz? Dolayısı ile dünü çok çabuk unutan toplumuz. Doktoru bilmezdik anam babam tedavisi görürdük, şimdi ambulans sizin ayağınıza geliyor” dedi.
Şimdi bu yaşlı ağabeyimizin söyledikleri yanlış mı? kimse yanlış diyemez ve tembellik almış başını gidiyor. Zaten herkes kendi işi ile meşgul olup işine baksa ne dedikodu olur ne de birbirimizi çekiştirme olur.
Tembellik ve hazır yiyim artık köylere kadar sıçramış. Devlet nereden nasıl bir destek çıkacak ona bakar olmuşuz. Kimse bileğinin hakkı ile kazanma peşinde değil. Bileğinin emeğini yiyen arsa da çok az diye düşünüyorum.
Devletin malı deniz yemeyen keriz düşüncesinden çıkabilirsek hem ülkemiz kazanır, hem de bu ülkede yaşayan kazanır. Gençlerde düne göz atarak bu günkü halimize şükretmemiz gerektiğini mutlaka öğrenmeliler.
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: