Görgünün neresindeyiz?
Yayınlanma :
28.12.2017 06:52
görgüyü ne okumakla alır, nede parayla, görgü görerek öğrenilen bir terbiye ve ahlaki durumdur.
Ahlaki durumun temelinde de insanların hak ve hukukları önde gelmesi gerekirken buna riayet ve
dikkat çok azdır. Bir nevi hak ve hukukun öneminde dini inanç bana göre önde gelir. Bugün sizlerle
paylaşacağım örneklemeleri mutlaka okumanızı tavsiye ederim.
Hani bazen eylem ve protesto görür yaşarız, nedenini sorsan Türk milletinin yâda insanlarının hak
ve hukukları yanında çıkarlarını korumak için yapıldığını duyarız. Hatta bu direnç ve eylemlerden
dolayı insanların yaralanıp öldüklerine şahit oluruz. Bunlar aslında hak ve hukuk değil bir ideolojik
kargaşadan başka değil ve gariban çocuklarının ölmesine sebep anarşistliktir. Bana göre bunun kadar
önemli olan beraber ve toplu yaşamda inanıyorum ki, %70 birbirimizin hak ve hukukuna riayet
etmiyoruz. Birlikte ve toplu yaşamayı öğrenememişiz haksızlığın daniskasını birbirimize yapıyoruz.
Toplumun kullandığı park yerleri ve her insanın yararlandığı toplu yaşam yerlerini ne kadar temiz
tutuyoruz? Sürekli yürüyüp geçtiğimiz yeri kendimizin gibi kullanarak orada başkalarınında haklarının
olduğunu düşünmeden kişisel kullanmak bir haksızlık ve görgüsüzlük değil mi?
Bir ara Konyada özel bir hastaneye gittim, hastanenin koridorlarını bırakın tuvaletine yatak yoran
at yat. Bu kadar temiz ve bakımlı, ama gelin görünki, onu kullanan bizim insanımız buraya gelen
herkesin kullandığını düşünmeden kendisine aitmiş gibi zerrei miktar koku hissetmediğiniz tuvaletin
içinde sigara içip yere atıyor. İçerden çıkan adama bakıyorsunuz boğazında medeniyet yuralı takılı
çırak durasınız gelir. Üstelik klozeti kullanmasını bilemeyip taşın tepesine çıkıp abdest yapıp berbat
edip çıkıyor. Görevli dertleniyor, “ elini yıkamadan çıkıp kapı kolunu pislik eden adamlar var” diyor.
Buyurun buradan yakın, o güzelim el değmeden soğuk sıcak akan lavobaya sümkürüp su
tutmadan çıkan insanları. Ben bunun için çoğu zaman cebimde selpak taşıyorum umumi kullanılan
kapıları selpakla tutmaya çalışıyorum. Bunu yaparkende inanın gören olur diye utanarak tutuyorum.
Be kardeşim bu bir kul hakkı değil mi? Bu yerleri sadece sen mi kullanıyorsun.?
Yolda giderken çoğu zaman sokakda balgam görürsünüz, be kardeşim buradan sadece sen mi
yararlanıyorsun? Başka insanların geçeceğini bilmiyormusun, hangi devirde yaşıyoruz al bir selpak
cebine ne yapacaksan ona yap sonrada çöpe at.
Arabanızda giderken önünüzde lüks bir araç gidiyor, sonra bir bakıyorsunuz camından çöp poşeti
atılıyor ve arabanızın camına sıçrıyor ya da değiyor. Bakıyorsunuz atanı, parasından dolayı çoğu
insanın saygı duyduğu saygısız birisi. Diyorsunuz ki, varlıklı olmak yâda çok tahsil görmek medeni
olmak değil ki, yüzüne tüküresiniz geliyor. Balkonda sigara içen modern hanıma bakıyorsunuz
aşağıdan geçen insanın üzerine izmarit atıyor, yâda sokağa fırlatıyor. Bu insanlar kül tablası
kullanmazlar mı demekten kendinizi alamıyorsunuz.
Sokaklarda aynı şeyleri yapmıyor muyuz elimizdekini sokağa atma yerine bir çöp kovasına
atmayı düşünmezler. Yazın parklardaki banklarda otururken bakarsanız herkesin elinde bir kâse
çekirdek yâda kuru yemiş çat pat yeyip sokağa atarız. Hele birde rüzgâr estiğini düşünün bu
çekirdekler yeşilliklerin arasınada yerleşir çıkarın bakalım nasıl çıkaracaksanız çıkarın. Toplu yaşanan
yerler kişisel yaşanan yerler değil, herkesin malı herkes ona göre kullanmalı. Apartmanlarda aynı
şekilde, kimse kendisi için istemediğini başkasına reva görmemeli.
Zaman zaman yazıyorum, toplu yaşamayı yâda medeniyetin M sini alamamışız. Toplu yaşamadaki
hak ve hukuklar ülkeyi dışa karşı hak ve hukukta koruma kadar önemli. Eğer birbirimizin hak ve
hukukunu korumuyorsak birlikte yaşamaktan nefret doğar. Nefretin olduğu yerde de kardeşlik ve
dostluk olmaz. Önce medeni olmalıyız, birbirimizin ortak kullanma yerlerini düzgün kullanmalıyız.
Bırakın toplu yaşadığımız yerleri evlerimizde bile kişi haklarına dikkat etmeliyiz. İnsanlığın temiz ve
huzurlu yaşaması birbirimizin haklarına riayetten geçer. Görgünün okulu yok görgü görerek öğrenilir.
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: