Ülkemiz genelinde olduğu gibi ilimizde yaşayan Suriye ve Afganistan vatandaşlarının yaşamları ve ne kadar oldukları ile ilgili sokakta bilgi eksikliği olarak yapılan yalan yanlış bilgileri öğrenmek üzere geçtiğimiz Perşembe günü Aksaray İl Göç İdaresi Müdürü Mehmet Servet YELKEN’in yabancılarla ilgili bilgi toplantısına katıldık. Ben de dahil yabancılar ile ilgili bir çok yanlış bilgiye sahip olduğumuz öğrendim. İsterseniz ilimizde yaşayan yabancıların durumunu kısa kısa sizlere aktarayım.

Ülkemizde olduğu gibi ilimizde yaşayan yabancıların suç işleme oranlarının yüksek olduğu konuşulmaktadır. Yabancıların da Türk Ceza kanununa göre ceza aldıkları ve suç işleme oranları ise ülke genelinde %2,5 olduğu bilgisini almış bulunmaktayız.
Suriyelilerin sınavsız şekilde Üniversiteye alındıkları yolundaki söylentiler ise, “Yüksek öğretim kurulu tarafından kabul edilen esasa göre geçici koruma kapsamında yabancı sınavlarına girerek yapay geçiş ya da özel öğrenci statüsünde 7 üniversitede öğrenim görebilmektedir.” Görüldüğü üzere gelip üniversitede okuyamamaktadır.

Suriyeli ve diğer yabancılara gıda, kira ve maddi yardım yapıldığı şeklindeki iddialara ise geçici koruma yönetmeliğinin 26’ncı maddesine göre resmi kurumlar yaptıkları değerlendirmeye göre yardım yapmaktadır. Devletin direk yardımı söz konusu değildir.
Suriyelilerin ülkemizde yol geçen hanı gibi kaldıkları iddiası, ülkemizde bulunan Suriyelilerin parmak izleri, fotoğraf ve kimlik bilgileri ile birlikte Göç idaresi tarafından kayıt altına alınmaktalar ve her 15 günde bir müdürlüğe imza vermektedirler.

Suriyelilere devletin kendi vatandaşından çok yardım ve maaş verdiği şeklindeki iddialara ise, ülkemizde bulunan yabancılara maaş bağlanmamaktadır. Sadece barınma için sığınma ve kamplarda yer tahsis edilmektedir.
Avrupa birliği fonu ile hayata geçirilen mülteciler kurulu tarafından 200 TL. verilmektedir. Kamplarda kalanlara ise Kızılay aracılığı ile 120 TL. verilmektedir. Yani herhangi bir maaş verilmemektedir.

İstedikleri ilde yaşama gibi bir durumları bulunmamaktadır. Göç idaresi tarafından tespit edilen yerlerde yaşamak durumundadırlar. Bütün yabancılar kayıt altındadır. Ayrıca yabancılar istedikleri ile gitme durumları yoktur izinsiz çıkışları yasaktır.
Ülkemizde devlet memuru olarak çalıştıkları konusu ise, 657 sayılı devlet memuru kanunun 48 maddesine göre, Türk vatandaşı olmayanlar memur olmamaktadır. Memur olabilmeleri için 657 sayılı memur olma haklarına sahip olmaları gerekmektedir.

Suriyelilerin ülkemizde oy kullanma haklarına sahip oldukları ise gerçeği yansıtmamaktadır. Türk vatadaşlığına geçmemiş olanların oy kullanması mümkün değildir. Vatandaş statüsüne geçenlerin sayısı 200 bini bulmamaktadır.
Kamu hizmetlerinde öncelikli oldukları iddiası gerçek dışıdır. Hiçbir şekilde öncelikleri bulunmamaktadır. Geçici izinli olması nedeni ile bulunanlar normalde çalışabilmektedir. Bunlarında oturum izinleri olması gerekmektedir.

Dilencilerin Suriyeli oldukları şeklindeki iddialar ise gerçeği yansıtmamaktadır. Dilenciliği kendine meslek edinen kişilerin Suriyeli olduklarını iddia ederek dilenmektedirler. TOKİ den ev verildiği iddiası doğru değil. TOKİ’den ev almak için Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olma şartını taşıması gerekmektedir.

Görüldüğü üzere öyle sokakta konuşulanlar gibi ülkemizde yaşayanların her istediklerini elde etmelerinin mümkün olmadığı görülmektedir. Zorunlu olarak ülkelerini terk etmek durumunda kalan yabancıları da hoş görmek lazım.

Bakın Ukrayna vatandaşlarının durumuna. Müslüman olunca batı sahip çıkmıyor, ama gayri müslümlere nasılda sahip çıktıklarını hep birlikte görmekteyiz. Allah korusun bizim ülkemizin başına bir iş gelse bizi kim kabul eder düşünürmüsünüz? Bu nedenle vatanımızın ve ülkemizin kıymetini bilelim ve sahip olalım.