KURAN’DA ÖRTÜNME HÜKMÜ NEDİR
Yayınlanma :
20.02.2016 14:18
Sevgili hocam Memduh Sarı yazılarınızı ilgi ile okuyorum. Bizi bilgilendirdiğiniz için teşekkür ederiz. Sizden bir ricam olacak. Mümkünse bayanda Tesettür nasıl olmalıdır? Bir yazınızda da bu konuya yer verirseniz sevinirim. Sizden daha çok yazı bekliyoruz. Hayırlı günler...
Kuran’da İslam’i kıyafet yoktur, Örtünme vardır. Kadın’ların örtünmesi ise, o bölgenin (O yörenin) adet ve gelenekleri nasılsa öyle olur. Kuran’da örtünmeyle ilgili ayetlerde kadın’ın örtünmesini emreder, dişiliğini de ön plana çıkaramaz. Kendini ve bedenini kamuya açılmasını yasaklar. Kuran bununla insan’ın hasiyetini ve şahsiyetini korumayı amaçlar. Kadın’ın ilk evi, Kâbe’si kıyafeti giysisi örtünmesidir. Kadın’ın örtüsü bol ve temiz olacak, vücut hatları belli olmayacak şekilde giyinecek, onun için tesettür kadının ilk evidir.
Örtünme geleneğini Kuran getirmiş değildir.
Var olan bir geleneği yararından dolayı onaylamıştır. İşin doğrusu budur. Arap toplumlarında cariyelerin kıyafeti, hür kadın’ların kıyafetlerinden farklıydı.
Kuran’da genel olarak, kadınların kendiliğinden görünen yerleri dışındaki kısımları örtmeleri emredilmiştir. Kuran’da ayrıca cariye ayırımı da yapılmamıştır.
Ancak fıkıh uzmanları bu örtünme geleneğinin, Hadis şekline getirerek, rivayetleri nazara alarak, hür kadın’la cariye kıyafeti arasında bir ayırım yaparak kitaplara yazmışlar.
KURAN’DA örtünme ve tarihi: Örtünme ilk Âdem ve Havva ile başlamıştır. Yasak meyveden yiyen Âdem ve Havva ilk olarak cinselliklerini keşfettiler ve cinsel yerlerini bitki yaprakları ile örtmeye çalıştılar. Dünya’da ilk örtünmek için kesip biçen kendine elbise diken tek canlı varlık insan’dır Âdem neslidir.
Örtünmenin Tarihi M.Ö -9000 yıl önce başlamıştır. Sümerler, Asurlular olmuştur. Sümerler de, Hanbur abi yasalarında kadınların başlarını örtmesi emri vardır. Medeniyetlerin tarifi örtünmeyle başlamıştır. Zira özgür kadınlar örtünmüşler, köleler cariyeler başı açık bırakılmıştır.
Örtü, insan’lığın medeniyetidir. İnsan türünün örtünmesi medeniyetle başlar, akıl baliğ olma çağı yaşı örtünmeyle olur. Çıplaklık vahşiliktir.
İnsan örtündü, medeni insan oldu. İnsan çıplak gezerse hayvandan daha da aşağılaşır. Örtü insan’ın özgürlüğüdür. Bundan önceki toplumlarda Sümerler, Asurlar, Hinduzum da varlıklı kadınlar, çok kıymetli olan başörtüsü örterler bundan kıvanç duyarlardı. Hinduzumda Erkekler de başörtüsü takarlar, erkekler başını verirler, örtülerini vermezler, bu bir gelenek aynı zamanda inançlarıdır.
Tevrat’ta örtünme yoktur. Ancak orta dokuz Yahudilerinde örtünme inancı hâkimdir. Zira başı açık kadınlar bereketi azaltır, başı açık kadınlar bereketsiz birazda uğursuzluk ifade ederlerdi.
Hıristiyanlıkta başı açık kadın dua edemez, Povlos Hıristiyanlığında Kadın’ın örtüsü derisi sayılır, kadın erkeğin yüceliğini yansıtır. Kadınlar, erkekler için yaratılmıştır, erkekler ise hürdür başını örtmezler. Dinlerde ortak görüş şudur, kadın’ın örtünmesi erkeğin emrine girdiğinin göstergesidir. Ancak kadın erkeğin kölesi değildir.
Hıristiyan toplumlarında tesettüre itirazları şöyle başlamıştır.
Kadın’ın örtüsünü deri sanan, kadın’ı ayı postuna benzeten, modern kadın’a bu yakışmaz diyen zihniyet, kadınları soyup sağana cevirdiler, kadını maymuna benzettiler. Hıristiyanlık'ta ayrıca kadın erkekten aşağı bir yaratık olduğu İnancı vardır.
Bu inancı yıkmak için kadın’ın örtüsünü açmakla, kadın erkek eşitliğini ilan ettiler.
Kadını istismara açık hale getirdiler. Açıklıkta bir sınır yoksa hiçbir sınır yoktur. Kadın’ı topluma çıkarmak için kadın’ı modern yapıp açtılar. Cinselliği istismar ettiler, kadın’a şehvetle baktılar ona yaklaştılar.
Tüm toplumlara da bunu aşıladılar bulaştırdılar.
Çürümüşlüğün kokuşmasını cinsellikle başlattılar.
Bugün Türkiye’de nice başörtülü kızlarımız var ki, Bedenlerine boru gibi giysiler giyerek, vücutlarının her hattı belli, fakat başlarını örtmüşler. Bunların tabir caizse yüreği çırılçıplak, Ahlak’ı bozuk kapalı çıplaktırlar. Başörtüsü onların hatalarını kusurlarını örtmez.
Örtünme yerine bunlar önce İslam ahlakıyla ahlaklansınlar, faziletlensinler, kendilerini ve başkalarını kandırmasınlar. Örtü kadın’ın ilk evidir, ona biraz saygılı olsunlar. Örtü kadın’ın cinsiyetini örter, kafasını örtüp de cinsiyetini öne çıkaranlar, aşağılık maymunlardır. Cinsiyetini öne çıkarmak şahsiyetini arkaya atmaktır. Kendisini de istismara açmaktır.
Kendini teşhir etmektir. Zira kadın erkek ilişkisi kadın’ın örtündüğü zaman, kadın kendini güvende hisseder. Örtünme kadının faziletindendir. Tesettür emeğe saygıdır. Cinsiyetini tesettürün, arkasına at ki şahsiyetini öne çıkar. İffet kadın’ın sembolüdür, şeref ise şahsı güzelliği değil şahsiyetidir.
KURAN DA Örtünme ile ilgili ayetler şunlardır.
24-NUR/31.Mümin erkeklere söyle bakışlarını (yasak)olandan çevirsinler ve iffetlerini korusunlar. Cazibe ve güzelliklerini bunlardan görünen kısımları dışında kamuya açmasınlar, bunun içinde başörtülerini yakalarının üzerine sıkıca tuttursunlar. Cazibe ve güzelliklerini yalnızca kocalarına babalarına kayınbabalarına oğullarına üvey oğullarına kız kardeşlerine erkek kardeşlerine oğullarına kız kardeşlerinin oğullarına kendi evlerindeki kadınlara meşru şekilde malik oldukları kimselere ya da emirleri altındaki cinsel arzudan yoksun hizmetçilere veya kadınların mahrem yerlerinin henüz farkında olmayan çocuklara açabilirler. Birde yürürken gizli olan ziynetlerini teşhir etmek için ayaklarını yere vurmasınlar.
Siz ey iman edenler top yekûn günahları terk edip Allah’a yönelin ki mutluluk ve kurtuluşa erebilirsiniz.
24-NUR/60. Birde kadınların artık cinsel arzu duymayacak kadar yaşlanmış olanlar var, İşte böylelerinin bedeni teşhir amacı taşımaksızın giysilerinden bir kısmını çıkarmalarında bir beis yoktur. Ama iffetlerini üzerine titrerlerse bu kendileri için daha hayırlıdır. Zira Allah ağızdan çıkan her şeyi işitir. Kalplerde olan her şeyi bilir.
33-AHZAB/59. Sen ey Peygamber Eşlerine, kızlarına, bütün müminlerin hanımlarına toplum içine çıktıklarında üzerlerine tesettürü tam sağlayan giysilerini almalarını söyle bu onların mümin ve saygın kadınlar olarak tanınmaları ve rahatsız edilmemeleri için daha uygundur. Ve Allah zaten tarifsiz bir bağış, eşsiz bir merhamet kaynağıdır.
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: