M.AKİF'İN ÇİN VE JAPONYADAKİ İSLAM?
Yayınlanma :
09.09.2018 09:44
Müslüman unsuru gayet geri, gayet cahil
Acaba ilerleme isteği ne demek onlarca
Böyle gördük dedemizden sesi milyonlarca
Kafadan aynı hiddetle, bakarsın, çıkıyor
İdealler tahtını bu ses ta temelinde yıkıyor
Görenek hem yalnız Çin de mi salgın Nerde
Hep uğramıştı İslam âlemi o çaresiz derde
Getirin Uzak Batı’daki bir müslümanı
Bir de Çin Seddi’nin altında uzanmış yatanı
Dinleyin her birinin ruhunu; Mutlak gelecek
Böyle gördük dedemizden sesi titrek titrek
Böyle gördük Dedemizden sözü dince reddedilmiştir
Bun rağmen acaba neden uygulama alanı sınırsızdır
Çünkü biz bilmiyoruz dini, Evet, bilseydik
Mümkün değil, gösteremezdik bu kadar sersemlik
Böyle gördük dedemizden diye- diye
Çöküp giden bir sürü milletin durumu
İbret olmaz bize her gün okuruz ezber de
Yoksa bir maksat aranmaz mı bu ayetlerde
Anlaşılan, yalnız, söz tarafı önemli Kuranın
Çünkü kimsenin umurunda değil anlamı o kitabın
Ya açar Kuranı Kerimin bakarız yaprağına
Yahut üfler geçeriz bir ölünün toprağına
İnmemiştir hele Kura, bunu hakkıyla bilin
Ne mezarlıkta okunmak, ne de fal bakmak için
Bu bölgedekiler pek yaya kalmış dince
Öyle Kuran okuyorlar ki Sanırsın Çince
Bütün adetleri Mecusi ayinine benzemektedir
Bir şehadet getirirler, o da oldukça gariptir
Yalnız, hepsi de saygıyla anar adınızı
Hiç unutmam, sarılıp hırkama bir Çinli kızı
Ne diyor anlamadım, söyledi birçok şeyler
Sonra üzülerek ağladı. Zavallı meğer
Bana Sultanı sorarmış da, Nasıldır dermiş
Yol yakın olsa imiş, gelmeyi isterlermiş
Sorunuz şimdi, Japonlar da nasıl millettir
Onu anlatmaya güç yetiremem, hayrettir
Şu kadar söyleyeyim; İslam dininin orada
Feyizli ruhu yayılmış, yalnız şekli Buda
Siz gidin İslam’ın saflığını, Japonlar da görün
O küçük boylu, büyük milletin fertleri bugün
Müslümanlığın esaslarını korumakta tektir
Müslüman denmek için eksiği ancak kelime-i şahadettir
Doğruluk, anlaşmaya uymak, sözünde durmak, şefkat
Güçsüsüz hakkını üstün tutmaya en içten gayret
Çoğa güç varken, en azıyla yetinmek
Veren eller darken, yine de bol miktarda vermek
Kimsenin ırzına, namusuna yan bakmayarak
Yedi kat ellerin evladını kardeş tanımak
Öleceksin denilen noktada yiğitçe direnmek
Yeri gelsin, gülerek, oynayarak hayatı feda etmek
Şahsi hırslara meydan vermeyerek
Şahsi çıkarlarını toplumunkilere feda etmek
Daha bunlar gibi az rastlanır çok meziyetler gördüm orada
Âdem’in en temiz çocuklarına sahip bir ada
Medeniyetin girebilmiş sadece teknolojisi
O da ülke sahiplerinden gelecek izne tabi
Dikilip sahile binlerce uzak görüşlü dikkatli göz
Ne kadar maskaralık varsa kovulmuş kapıdan
Batı’nın malları eğer kıymetliyse geçer
Bir moda olarak gelen zararlı şeyler gümrükte çürür
Gece gündüz açık evler, kapılar mandalsız
Herkesin sandığı açıkta, bilinmez hırsız
Ya o alçak gönüllülüğü insan göremez bir yerde
Toğo’nun umduğunuz tavrı vardır? Nerde
Gidelim der, götürür, sonra gelip ta yanıma
Çay doldurdu ben içtikçe hemen fincanıma
Müslümanlık, sanırım parlayacaktır orada
Sadece Osmanlıların gayreti lazıma orada
Misyonerler, gece gündüz dolaşmaktalar
Bilmem ki âlimlerimiz Allah’tan vahiy gelsin diye mi bekler
Hind-i baştanbaşa gezmekti istediğim, lakin
Nerde olsam, beni izlemesi yüzünden polisin
Gücüm tükendi de vazgeçmek zorunda kaldım
Kaldım ama yine her topluluğa az çok daldım
Besliyormuş, bereket versin, o eski ülke
Rahmetullah’a denk daha yüzlerce bilge
Dinlerin ruhunu görür, Kuranın hikmetini bilir
Âlimler var ki Önünde bugün Batı eğilir
Hele hayran kalır insan yetişen gençlere de
Bunların çoğu öğrenim görür İngiltere de
Sonra dindaşlarının ruhu olur, kalbi olur
Çünkü yolundan, ölüm çıksa o dönmez, sokulur
Öyle maymun gibi taklide özenmek bilmez
Milliyet duygusu sağlamdır onun, eksilmez
Batı nın almışsa adam, ilmini almış yalnız
Bakıyorsun; Eli sanatlı fakat tırnaksız
Fuhşu yok, içkisi yok, gayreti yüksek gözü tok
İslamın suçtan uzak tutan hükümlerine saygısı bizlerden çok
Çocukları, böyle okutan bir millet gelecekte
Bağımsızlığı kucaklamayı hak edecektir elbette
Yarın olmazsa, öbür gün olacaktır mutlak
Uzak olmuş ne çıkar, var ya bir gelecek ona bak
Haydarabad’a giderken beni uğurlamaya gelen
Ev sahibinin ne hüzünlü çıktı şu ses kalbinden
Ah biz hayra yarar imanlı kimseler değiliz
Hind’in İslamını pek Türk’le kıyaslamayınız
Onların kahramanlık ruhuyla coşan kanları var
Bizde yok öyle samimi din ve vatan gayreti, o damar
Bu ezici aşağılanmaya ahirete kadar mahkümüz
Hissetmiyor çektiği acıları çünkü çoğumuz
Tek ümidimiz Osmanlıların göstereceği büyüklüktür
Onu bir kere duysak, Bu mutluluk yetişir.
Ya açar Kuranı Kerimin bakarız yaprağına
Yahut üfler geçeriz bir ölünün toprağına
İnmemiştir hele Kura, bunu hakkıyla bilin
Ne mezarlıkta okunmak, ne de fal bakmak için
Bu bölgedekiler pek yaya kalmış dince
Öyle Kuran okuyorlar ki Sanırsın Çince

Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: