Dindar yanlısı olsaydı,
Bir zaman dindarlara dünyayı dar etmezdi..
Azınlıklar yanlısı olsaydı,
Bir zaman azınlıklara dünyayı dar etmezdi..
Alevi yanlısı olsaydı,
Bir zaman alevilere dünyayı dar etmezdi..
Sünni yanlısı olsaydı,
Bir zaman sünnilere dünyayı dar etmezdi..
Solcu yanlısı olsaydı,
Bir zaman solculara dünyayı dar etmezdi..
Sağcı yanlısı olsaydı,
Bir zaman sağcılara dünyayı dar etmezdi..
Kürt yanlısı olsaydı,
Bir zaman kürtlere dünyayı dar etmezdi..
Devletin, hiçbir kesimin
Yanlısı olmasını beklemiyoruz, istemiyoruz da..
Ancak her kesime yaptıklarına baktığımızda
Adeta düşmanlık derecesinde sindirmesini,
Kimler hangi gerekçeyle izah edebilirki..
Belki ilk kez, bu gerçekliği.. çarpıcı şekilde..
Gözler önüne serdiğimiz bu elîm manzara karşısında,
Varlık nedenini.. bu yapılanları.. iki el bir baş..
Bir değil bin defa düşünmek gerek..
Hiçbir kesimin yanlısı veya karşıtı olamayacağına göre,
Gelelim meselenin can damarına.. yani,
Her defasında bir safta görünüp
Diğer saftakileri bertaraf etmesine..
Bütün saflar sırayla tek tek işgal edilip
Her bir saf üzerinden hedef olarak alınan
Bütün saflara sırayla ağır bedeller ödetilmesine..
Devlet adı altında yürütülen bu tezgaha
Bir değil bin defa dikkat gerek..
Gün olmuş devran dönmüş,
Zulme varan haksızlığa mâruz kalan kesimler,
'Nasıl olsa bi'gün zamanı gelecek' umuduyla
İç bünyelerinde sakladıkları kızgınlığı, acıyı, öfkeyi,
Fırsatını bulur bulmaz dışarıya vurmuş..
Her kesimin haksızlığa karşı diyecekleri, çok..
Ancak haklılıklar ortaya konulurken, yeni ve daha büyük bir
Haksızlığa meydan vermeyecek şekilde meczedilmesi
Doğru bir süreç yönetimi gerektiriyor..
Mesele, iyi yönetilemezse soruna dönüşür..
Sorun, iyi yönetilemezse krize dönüşür..
Kriz, iyi yönetilemezse kaosa dönüşür..
Süreç yönetimi fevkalâde önemli..
En önemli unsur..
Eksikleri de olsa.. hataları da olsa
Yerel, millî çözüm senaryosu,
Kusursuz sanılan yabancı senaryolardan
Çok daha isabetli, daha kalıcıdır..
Bu hayatî unsur ıskalanırsa,
En az bir asır geriye düşülür..
Herşeye yeniden başlanılacağını,
En ağır bedellerin, maliyetlerin yeniden
Önümüze konulacağını söylemeye gerek var mı..?
Bin yıldır aynı coğrafyayı paylaşıp vatan edinen..
Aynı değerleri sahiplenip baştâcı eden..
Aynı acıya ortak olup aynı sevinci paylaşan..
Aynı saflarda aynı istikamete yönelen
Dindarları-laikleri,
Sağcıları-solcuları,
Alevileri-sünnileri,
Türkleri-Kürtleri yakın geçmişte
Karşı karşıya getirmiş, halen de getirmeye çalışan
Dost(?) senaryolarına dikkat..!
Gelinen noktada
Bütün kesimler kaybettiğine göre,
Kazananların kimler olduğu açık değil mi..?
Soruya odaklandığımızda.. hedefe konulan
Bütün kesimlerin karşı karşıya getirilmesi,
Çatıştırılması ve ayrıştırılması emeli açık değil mi..?
Ortak hasımlara karşı görevimiz açık değil mi..?
Senaryo veya komplo teorisi deyip geçilirse
Sonuçları olanca çıplaklığıyla ortadaki
Oyuna gelinmiş olmaz mı..?
Sorunlara ve oyunlara karşı
Çözüm kelimesini telâffuz etmek işe yarasaydı,
Çözülmemiş hiçbir sorunumuz kalmayacaktı..
Oysa ülkemiz sorunlardan geçilmiyor.. o yüzden
Asıl mesele,
Çözümü telâffuz etmek değil içini doldurmak..
İçi yeterince doldurulmamış çözümler,
Yeni yeni sorunlar demektir,
Çözümden uzaklaşmak demektir,
Çözüm umutlarını tüketmek demektir,
Çözüm arayışlarına son vermek demektir,
Kaos arayışlarına davetiye çıkarmaktır..
Sorun deniliyor, çerçevesi çizilemiyorsa,
Çözüm deniliyor, çerçevesi çizilemiyorsa,
Sorun da çözüm de bu noktada düğümlenecektir..
Böylesi bir durum varsa,
Dillendirilen sorun da
Dillendirilen çözüm de sahici değildir..
Dillendirenler de samimi değildir..
'Sorun ve çözümü' denilenler,
Belli kişilerin geleceğine endekslenmiş,
Sorunun bütünü görmeyen, kucaklamayan adımlarsa,
Güven değil endişe telkin ediyorsa,
Kısa vade için çözüm gibi görünse de
Gerçekte çözümsüzlüktür..
Büyük sorunlar öyledir,
Ya sorunu siz çözeceksiniz,
Ya sorun sizi çözecek..
E-Posta: [email protected]
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: